— Hide menu

Aslı Özdemir


http://asliozdemir.com/

1984 yılında İstanbul’da doğdu. Ortaokul ve lisede, İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Türk Müziği ve Klasik Müzik eğitimi gördü. İTÜ Kompozisyon bölümünde ise üniversite eğitimine devam etti. 2007’de, son senesinde üniversiteyi bırakıp Londra’ya taşındı. Bir senelik yabancı dil kursundan sonra yağlıboya, kolaj ve ilüstrasyon çalışmalarına başladı. İlk sergisini 2009’da Mtaar Galeri’de “EV” ismi altında Londra’daki ev arkadaşlarıyla gerçekleştirdi. Ardından 2010’da Akbank Sanat’taki “29. Günümüz Sanatçıları Sergisi”ne ve Artium Modern Galeri’deki “Karışık Teknik Müzayedesi”ne katıldı. Genç Sanat dergisinde yazıları yayınlandı. Halen Londra’da yaşamakta ve çalışmaktadır.

“Görsel algılamanın çesitleriyle ilgili en büyük deneyimimi, bir zehirlenme sonucunda yaşadım. Öncesinde bir kolaj serisi üzerinde calışırken, bütünü algılamayı geciktirmek, bakarken araştırmak zorunda kalınan imajlar yaratmakla ilgili denemelerim olmuştu. Bakan kişiyi şaşırtacak üçüncü boyutu ne şekilde oluşturabileceğimi düşünüyordum. Nesneleri daha önce hiç görmediğim sekillerde görebilme duygusunu, hiç yadırgamadan onları hep o şekilde var oluyorlarmış gibi algılama hissini yansıtmak istedim.

Bu his, nesneleri normalde oldukları hallerinden çıkarıp, varlıklarını daha yoğun, neredeyse göze batacak belirginlikte görmeye başlamama neden oldu. Bununla beraber, olduklarından başka bir şey olmaya, değişmeye, gelişmeye, mutlu ya da mutsuz olmaya calışmiyor olmaları, kendi varoluş şeklime bir takım sorular yöneltmeme sebep oldu. Neden sadece var olduğum gibi kalamıyorum? Neden hep başka bir şey olmaya çalışıyorum? Sadece bir insan olarak, gelişip bambaşka bir şeye dönüşmemek ne derece mümkün?

Sonunda aradığım boyutu nasıl elde edeceğimi buldum. Bize doğru uzayan, kendilerinin içinden sıçrayan, kabaran, meydan okurcasına varlıklarını burnumuza uzatan nesneler. Kendi içlerindeki en büyük dönüşümlerinde bile kendilerinden başka bir şey olamayan nesneler. Hareket eden, bir yere giden, bize nereye gittiğini açıkça söylemekten çekinmeyen, ama en son noktalarında bile esas hallerinden başka dönecek yerleri olmayan nesneler.

İşte “x boyutu” o nesnelerin geldiği yerdir.
Siz ise ona baktığınız yerden sadece onun sizi gördüğü kadar olabileceksiniz.”
Aslı Özdemir

In 1984, Aslı Özdemir was born in İstanbul where she completed both her middle and high school education focusing in Turkish and Classical Music at the İstanbul Technical University conglomerate. Later on she was accepted to study Composition at the same university for her degree. In 2007, Özdemir decided to leave school in her last year to go to London where she enrolled in a Language school. There she also took up oil painting, collaging and illustration. In cooperation with her roommates in London, her first exhibition called “EV” took place at Mtaar Gallery in 2009. The following year, she was a participant at the Mixed Media Auction House organized by Artium Modern Gallery in addition to exhibiting her work at the “29th Contemporary Artists Exhibition” at Akbank Sanat. Meanwhile she has been a contributing writer to Genç Sanat magazine. She still lives and works in London.

“I experienced first hand the intricacies of visual perception when I got food poisoning. While working on a collage series this experience enabled me to delay visualization and force the viewer to look deeper and analyze the actual image. I began contemplating how I would surprise the veiwer looking at a three dimensional image. Ultimately, these contemplations and experiments lead me to express these images in a way that is completely unfamiliar and one which slightly escapes any preconcieved notion.

I began seeing these images in a different light. One in which highlighted their pronounced presence in such a way that almost bothered me. I appreciate their innate still nature which avoids change, development, growth or even an effort to be happy or unhappy and this forced me to question my own state of existence. Why can’t I stay the way I am? Why do I continually try to be something new?…something else? Is it possible to be one individual and to develop, yet stay the same?

Finally I found the dimensions I needed; those that extend towards us and are impossible to miss, which jump out right from the core and challenge the very nature of its own existence. These objects which encounter a transformation from within are not afraid to move, go or state their very nature even if they have no where else to go in whatever shape or form. They are in constant movement which in fact makes them very still.
Dimension x is where these objects derive from.

And your existence is merely defined by the angle from which it sees you.”

Aslı Özdemir

Comments are closed.

-->